
Payitaht ve Yandaşları
“Millî müdafaamızı, düşmanların bayrakları, babalarımızın ocakları üstünden çekilinceye kadar terk edemeyiz. İstanbul mabetleri etrafında düşman askerleri gezdikçe, öz vatan toprakları üstünden yabancı adamların ayakları
“Millî müdafaamızı, düşmanların bayrakları, babalarımızın ocakları üstünden çekilinceye kadar terk edemeyiz. İstanbul mabetleri etrafında düşman askerleri gezdikçe, öz vatan toprakları üstünden yabancı adamların ayakları
Emekli Askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok’dan huluti’ye muhteşem cevap! – Cumhuriyet tarihimizin hiçbir döneminde son sıradan korgeneralliğe terfi edip, önünde kendisinden kıdemli altı korgeneral
1994 senesinde Alpaslan Türkeş mal beyanın da sadece milletvekili maaşı ve 2.5 milyar TL sinin olduğunu söylüyor. 1997 senesinde öldükten sonra çocukları miras yüzünden bir birlerine
O güzel insanın kara tahta başında resmini görmemiş olan pek yoktur. Zaten o resimden sonra lakaplarına bir yenisi daha eklenmiştir. “Başöğretmen”! Düşman, İstanbul’a “gedikleri gibi
” MUCİZE “ Temmuz güneşinin ortalığı kasıp kavurduğu sıcak bir yaz günü daha bitmek üzereydi. Adam hızlı adımlarla Diyarbakır küçelerini arşınlıyordu. Bir an önce
Huma Hatun Kastamonu’dan yazmış. Tam da zamanı dedim. Paylaşmazsam olmazdı çünkü. Amiral paşa birden yattığı yerden telaşla fırladı . Odanın loş ışığında doğruldu ve saatine
Türküm. Bunu ırkçı bir yaklaşımla söylemiyorum. Kimsenin kafatasını ölçüp, biçip, kökenlerini incelemiyorum. Padişah’a kulluk eden bir ümmet yerine, bir vatandaş, birey, ülkemin onurlu ve
Metehan’da, Alparslan’da, eski Türk hükümdarlarında, Selçuklu’da, Osmanlı’da bile olmayan sınırsız bir yetki! Diplomasız ama her şeyi, her şeyi ve her şeyin kuşkusuz en iyisini bilen,
Çok özel, çok güzel bir insandı. Yerel ezgilere, tarihe ve özellikle antikalara çok meraklıydı. Amerika’nın New York şehrinde yaptığımız “Türk Günü Yürüyüşümüz” için kendisini davet
Annem bir Cumhuriyet kadını. Yani yetişirken sadece “kimselere muhtaç olmayın, vatana ve millete hayırlı bir evlat olun” diye yetişmiş, bizleri yetiştirirken de aynı ülküler doğrultusunda