Bir arkadaş şöyle söylemiş. “Karşı çıksalardı muhalefet kaybederdi bu oyuna gelmediler”.
O halde soruyorum.
Şimdi bu kazanmış halleri mi?Sorun Ayasofya’nın cami olması değil.
Danıştay zaten bu saçma derneğin dava açma hakkı bulunmadığından, dava açma için 60 günlük sürenin geçmiş olması nedeniyle, ayrıca bu konuda daha önce açılmış benzer davalarda kesinleşmiş ret kararları bulunduğu için davayı reddetmesi gerekirdi.
Tabii bu hukukla yönetilen bir ülke için geçerli.
86 sene geçmiş.
Daha detaylı açıklamaları sözde hukukçular yapsın.Burada amaç siyasi yaptırımlara hukuk kılıfı hazırlamak, laik Atatürk Cumhuriyetini ortadan kaldırmaktır.
Net!Ayrıca:
Ayasofyanın bir bölümü zaten ibadete açılmış, cami olarak kullanılmakta.
Esas tehlikeyi görmüyoruz, görenler de ses çıkarmıyor.Konu laik Cumhuriyeti bitirmektir.
Konu Lozan’ı bitirmektir.
Konu Atatürk düşmanlarının intikamı, bilerek veya bilmeyerek bu hainlere destek veren sözde muhalefet ve yalakaların bu kurguya destek vermesidir. Yani gaflet ve dalalet içinde bulunmak, dahili ve harici bedhahlar ile iktidarı ellerinde bulunduranların hainlikleridir.Bundan sonra sırasıyla Atatürk’ün vasiyeti (ki zaten bir çok yerde ihlal edilmiştir) azınlıklar kanunu, Osmanlı hanedan miras talepleri, ekümenlik hakları ve zaman zaman pişirilip sunulan ruhban okulu konusu (bu konuların ne kadar ciddi ve milli egemenliği yok edici karalar olabileceğini anlatmak bir başka yazı konusu) ve bunlar gibi bir çok konu süratle önümüze gelecektir hiç kuşkunuz olmasın.
Korkunun ecele faydası yok. Aman din düşmanı derler aman böyle derler aman şöyle derler diye diye bugünlere geldik. Çapsız muhalefet yürüyüş yapacaksa şimdi yapmalıydı. O da Ankara’dan İstanbul’a değil. Tüm illerden Anıtkabir’e.
Bu çapsız sözde muhalefetin içinde kalan sessiz muhalefeti bulup “işte bu ahval ve şerait içinde dahi vazifemiz Türk İstiklal ve Cumhuriyeti’ni kurtarmak, korumak ve bizden sonra gelen kuşaklara örnek olabilmektir”!
Tam bu noktadayız.
Kaybedersek de en azından bize yakışan bir şekilde, mücadele ederek kaybederiz çizgimiz belli olur.Giden gitmiş daha neyi düşünüyorsak?
Kaya Boztepe
12 Temmuz 2020
2 yanıt
Kaya Bey,
Yazdiklariniza tamamen katilan bir Turk vatandasi oldugumu ifade etmek istedim.
2023 hedefi dedikleri saltanatlik kurup 100’uncu yilinda Laik Turkiye Cumhuriyet’ini tarihe gommektir.
Gucten baska bir seye boyun egmeyecek bir zihniyetin boyundurugu altinda eziliyoruz.
Orgutlenemeyen, lider bulamayan bir guruh caresizlik icinde kivraniyor.
Hem maddi/fiziksel, hem manevi bir guc bulmaya ihtiyac var. Aydinlik ve medeniyet mucadelesini, Ataturk’un idealini kaybediyoruz.
Karsimizda gucten baska hic bir seye boyun egmeyecek bir zihniyet var, onu nasil yenebilecegimizi bulmamiz lazim.
Sevgiler.
Teşekkür ederim